Modernite ve benzeri bazı kavramlar; dünyada teknolojinin de gelişmesiyle birlikte birçok kültürel değeri yozlaştırırken, bunun beraberinde çok sayıda mesleği de yutma noktasına gelmiş durumda. Çoğunluğumuzun, teknolojiyi birçok alanda amacının dışında kullanmaya yeltendiği bu süreçte, günümüz teknolojisini geçmişle bütünleştirerek daha verimli olması için ciddi anlamda geleceğe ışık olabilecek bazı gençlerimiz hatıraları yaşatmak için canla başla çalışmalarını sürdürmektedir.
DAKTİLO NEWS (ÖZALR) Daha 33 yaşında olmasına rağmen çok sayıda insana istihdam sağlayan, bir taraftan eski trenlere adeta hayat verirken, bir yandan da günümüzde üretilen trenlerin bakım ve onarımını yaparak baba mesleğini sürdüren genç iş insanı Alp Eren Karasu ile gerçekleştirdiğimiz söyleşi gençlerimize ilham niteliğinde değer taşıyor.
Gençlere yönelik önemli mesajlar veren Alp Eren Karasu, iş dünyasında ve yaşamın bütün alanlarında gençlerin öne çıkması gerektiğini öneriyor. Karasu, büyüklerin hayat ve iş tecrübelerinin kendileri için aydınlık niteliğinde olduğunu ifade ederek, bu nedenle gerekli desteğin sağlanması istedi.
Keyifle okuyacağınızı umduğumuz, Alp Eren Karasu ile gerçekleştirdiğimiz söyleşimiz şöyle:
Kısaca kendinizi tanıtır mısınız?
Ben Alp Eren Karasu, Sivaslıyım. 33 yaşındayım, Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Mühendislik Fakültesinden mezun oldum, demir yollarına bakım onarım hizmeti veriyorum. Lokomotiflerin, tren setlerinin bakımı, elektrik, pnömatik ve motor gibi bakımları yapıyoruz.
Nerelere hizmet veriyorsunuz?
Sadece İzmir değil, Sivas’ta da iş yapıyoruz. Samsun, Zile, Divriği gibi yerlerde iş yapıyoruz.
“GENÇLERİMİZ MESLEK ÖĞRENİYOR”
Teknik personel bulabiliyor musunuz?
Devlet Demir Yolları bilindiği gibi çok eski bir kuruluş ve buradan emekli olan ustalarımız var. Daha çok emekli ustalarımızla çalışarak onları istihdam ediyoruz. Tabi bu ustalarımız deneyimli oldukları için yetiştirilmek üzere onların yanına da genç, dinamik arkadaşlarımızı veriyoruz. Bu ustalarımız sayesinde yeni gençleri yetiştirdiğimiz için bu alan boş kalmaz. Bu ustalarımız daha önce devlette nasıl çalıştılarsa burada da aynı şevkle işlerini yapıyorlar. İşlerini yaparken aynı zamanda yeni usta adayları ve dolayısıyla yeni ustalar da yetiştiriyorlar. Amaçları bu yönde ustalarımızın ve bu kurumun ayakta kalması için de ekip olarak elimizden geleni ustalarımız ve diğer çalışma arkadaşlarımızla birlikte elimizden geleni yapıyoruz. Bu trenlerin yürümesi için gerek, kamu gerekse özel sektör gerekli gayreti gösteriyor. Biz de üzerimize düşen görevi yerine getiriyoruz. Bu aynı zamanda önemli derecede bir kültürdür ve bu kültürün devam etmesi için çaba sarf ediyoruz.
“BÖLÜM MEZUNU OLANLAR DAHA AVANTAJLI”
Üniversitelerde bu alanda teknik personel yetiştiren bölümler var mıdır?
Üniversitelerde raylı sistemlerle alakalı bölümler var tabi ki. 4 – 5 üniversitede bu bölümler eğitim veriyor. Raylı sistemler, elektik, elektronik ve mekanik alanlarıyla ilgili eğitimler veriliyor. Bu bölümlerden mezun olan personelleri de istihdam ediyoruz. Onun haricinde makine, elektrik ve motor bölümlerinden de mezun olan arkadaşlarımızla çalışıyoruz.
Bu sektöre nasıl başladınız ve İzmir’e ne zaman geldiniz?
2018 yılında İzmir’e geldiğimizde bu sektörde bir açık olduğunu gördük. Biz de hem bu boşluğu doldurmak hem de yeni istihdam alanları oluşturmak için giriştiğimiz çabalar sonucunda bugün birçok insana iş imkânı sunma şansı bulmak için bu yola çıktık. Normal şartlarda demiryollarından emekli olanların yerine fazla personel alınmıyor. Emekli olan var ama personel alımı fazla olmuyor. Personel alımı olsa bile işi öğrenmesi ve yetişmesi için 5 – 10 yıl gibi bir zamana ihtiyaç duyuluyor. Bu süre biraz uzun ve bu trenlerin de yürümesi gerekiyor. Dolayısıyla boşluğu doldurmak gerek. Bu noktada ister istemez özel sektör desteğine ihtiyaç duyuluyor. Biz de bu boşluğu kendi çapımızda doldurmaya çalışıyoruz.
Neden demir yolları, neden onarım?
Bizimki babadan gelen bir meslek. Benim babam demiryolcu, bir ortağım daha var. Ortağım Yunus Yuvacı, o da demir yollarından emekli. Kendisi hidrolik ve pnömatikçi. Onun bilgileriyle bizim gençliğimiz ve dinamikliğimizi birleştirerek çalışmalarımızı yürütüyoruz.
Genç bir girişimci olarak gençlerimize ne gibi önerileriniz var?
Bilindiği üzere tüm liseleri Anadolu Lisesi yaptılar. Meslek liseleri ve sanat okulları eskisi kadar etkin olmadığı için ara eleman sıkıntısı yaşanıyor. Gençler de bir anlamda bu okulları çok fazla tercih etmiyor. Onlara tavsiyem; mutlaka meslek ve sanat okullarına gidip bu bölümleri tercih etsinler. İş var, istihdam var.
Gerçi siz daha çok teknik işlerle ilgili çalışmalar yapıyorsunuz ama gene de sormak istiyoruz, trenlere eskisi kadar rağbet var mıdır?
Bölgesel trenlere rağbet var. Mesela İzmir’den; Tire’ye, Ödemiş’e, Söke’ye, Torbalı’ya, Menemen’e, Aliağa’ya giden trenleri insanlar tercih ediyor. Hatta aylık bilet alanlar bile var. Daha rahat ulaşım, daha güvenli ve daha ucuz. Eskiden trenlerin hızları yavaştı, şimdi hızları da yükseldi.
Kazalarda azalma var mı?
Demir yollarında kazalarda azalma var. Kazalar genelde hemzemin geçitlerde oluyor. O da daha çok yayaların ve araba kullananların hatalarından kaynaklanıyor. Buralarda insanlar maalesef kurallara fazla uymuyor ve aceleci davrandıkları için kazalara sebebiyet veriyorlar. Tren kazaları da çok ağır oluyor. Trene ya da trenin içindekilere belki çok bir şey olmuyor ama çarptığı araçlar büyük hasar görürken genelde ölümlere neden oluyor.